Seda Ekici.
Müziğe ve sanata, aşk ve tutku gözüyle bakan; sanatın ışığından uzak kalamayan, şarkı söylerken gözlerinin içi gülen ve o an dünyanın en mutlu insanı olan kişi olarak Seda Ekici.
Sporu da şarkı söylemek kadar çok seven, sanatçının spordan ayrı kalmaması gerektiğine inanan biriyim. Düzenli spor yapmak ve sağlıklı beslenerek sanatına daha çok ilham kaynağı oluşturmak, şarkı söylemek, müzik öğrenmek ve öğretmek, yol halinde olup sürekli yolculuk yapmak; kültürleri, insanları, müzikleri tanımak gibi gibi şeylerin gerçekten bir tutkunu olarak ben. Yani böyle merhaba demek istedim.
– Annem adımı koyarken, hayatına ses ve ışık saçmamı istediğini söylemiş babama. Bu yüzden ismimi Seda koymak istemiş. Anlamını yaşatmak da bana kaldı…
Müziğe karşı hep çok büyük merakım ve ilgim vardı. Işıkların, sahnelerin izine düşmek, şarkı söylerken kendini dünyanın her yerinde hissetmek, her duyguya izin vermek inanılmaz özgür hissettiriyordu. Aslında başka bir üniversitede hayatımı şekillendirmiştim ve müzikle de dolaylı olarak ilgileniyordum. Sonra bu işin okulunu da okumak ve sanatını ileri taşımak istedim. İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarından mezun olmadan önce, ritim aletlerini çalıyordum. Bir sürü güzel isime eşlik etme şansı yakaladım; Birsen Tezer, Kenan Doğulu, Snarky Pupy…
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde okurken şarkı söylemenin yeniden çok güzel bir dünya olduğunu hatırladım ve bir kaç projede yer aldım. İki tane single çıkardım. “Iğdır’ın Al Alması” ve “Yağmur Yağar Taş Üstüne” adlı çok sevdiğim iki eseri akustik olarak piyano-gitar eşliğinde seslendirdim ve yeniden yorumladım. Bazen düet, bazen solo projelerde yer aldım.
Kendi projem dışında Fırat Çavaş’ın senelerdir emek verdiği proje olan “Doğa İçin Çal 12” projesinde “Deniz Üstü Köpürür” eserinde diğer sanatçı arkadaşlarım gibi şarkı söyleyerek yer aldım ve projeye destek verdim.
Bir yandan müzik öğretmenliği ve eğitmenlik yaparak müziğimin akademik düzeyde yeterli olması için hem öğrenci yetiştirdim, hem kendim gün geçtikçe yeterli olmaya ve öğrenmeye, başarmaya çalıştım.
İlerleyen zamanlarda hem single çalışmaları hem yeni projelerin içinde yer almayı çok isterim ve yeni isimlerle tanışmak isterim.
Hikayeme bir yenisini ekleyerek devam etmek beni çok heyecanlandırıyor.
– Bu sektörü söylediğim gibi ışıltı içerisinde görüyorum ama tabii bazı zorlukları da var bu ışıltının. Yapmak istediğiniz projeler için güzel isimlerle çalıştığınızda herkes yaptığı işten çok memnun oluyor. Bu da bir sonraki proje için heyecanı tırmandırıyor. Doğru bir çalışma ile sektörün içinde siz tavrınızı ve tarzınızı şekilleniyorsunuz diyelim.
– Aşk da kariyer de öncelikli hayatımda. Çünkü işini aşkla yapan kariyerinin basamaklarını adım adım çıkabilir. Aşk olmadan sanat ve sanatçı parıldayamaz gibi geliyor.
– Bu yolda kırmızı çizgiler olmak zorunda. Bunların en önemlisi, dürüst ve işine sadık kalmak. Bunun aksini gördüğümde o işin içinde yer almak istemiyorum. Ve geleceğe taşıyacak işlerin içinde yer almak isterim. Yani amacına yönelik çalışmaların içinde olmaktan gurur duyarım.
– Mesleği seçerken ailem yönlendirmedi özellikle. Ama hep çok destekledi. Çocukken Maksim Gazinosu’na babamla beraber ailecek gittiğimizde çok heyecanlanırdım. Kesinlikle büyüdüğümde şarkı söylemek ya da dans etmek istiyordum. Şarkı söylemeyi seçtim.
Belki bunların etkisi olmuştur…
– Meslek olarak seçtiğim yoldan gidiyorum. Ama müzik öncesinde başka eğitimler de aldım o işleri kısa süre yapıp bıraktım ve şimdi sadece seçtiğim alanda ilerliyorum.
– Özellikle örnek aldığım tek bir isim olmamakla beraber bir kaç sanatçının duruşuna ve hayatına karşı çok bağlıyım. Ama şimdi burda anlatmak uzun olabilir. Sezen Aksu, Yıldız Tilbe, Sertap Erener, Kenan Doğulu, Tarkan gibi daha burda sayamadığım bir sürü ismin şarkılarını seslendirirken çok mutluyum.
Ailem beni her zaman hangi alanı seçersem seçeyim sonuna kadar destekledi. Kimi zaman endişeleri oluşsa da onları anlıyorum ve onlar da beni sabırla dinlediler. Şanslıyım, iyiki varlar.
– Eleştirdiğim bir tarafım var; mükemmele yakın bir bakış açısına sahip oluyorum kimi zaman. Bu da çok iyi hissetmediğiniz ve öngörmediğiniz işlerin, alanların içinde olmamayı gösterir. Yani olunca en iyisi olsun istiyorum diyelim. Bunun olumlu tarafları da var; yaptığınız şeyler gerçekten içinize siniyor ve bu sizi daha çok ileriye götürüyor.
Olumlu olarak ise, gerçekten çalışkan biri olduğumu ve bir işin sorumluluklarını alabilen biri olduğumu söylüyorlar daha çok arkadaşlarım ve iş hayatındaki arkadaşlarım ya da eğitim alanındaki eğitmen arkadaşlarım…
Bazen çok yüksek enerjisi olan, sürekli olumlu düşünen biri olduğumu da söylerler. Sanırım bunlar doğru
Gülmeyi çok seviyorum ve başarmaya karşı tutkum büyük.
– Haber portallarınızı öncelikle şık buluyorum. Hem içerik zengin, hem haber niteliği sağlam ve merak uyandırıcı.
Bu kadar güncel kalmayı nasıl başarıyor doğrusu bilmiyorum ama çalışan ekip muhteşem.Gerek gündemi, sanatı ve sanatçıyı takip ediş şekli, gerek sanatçılar hakkında yapılan haberlerin olumlu anlamda reklam olduğunu ve sanata, sanatçıya güzel destek olduklarını düşünüyorum.
Kendi adıma da portallarınıza ve çalışanlarına teşekkür ederim başarılarının devamını dilerim.
Bizlerde kendisine uğurlar ve Başarılar Arzu ediyoruz..
